Atatürk Müzesi
Atatürk Müzesi
Şişli’nin en kalabalık caddelerinden biri olan Halaskargazi Caddesi’nde, koca binaların arasından bir ışık gibi parlayan Atatürk Müzesi binasının önündeyiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 16 Mayıs 1919 sabahı bu evden çıkarak Bandırma vapuruyla Samsun’a özgürlük mücadelesine gitmiş. Tarihi önemi çok büyük olan binanın giriş kapısının hemen üzerindeki yazı dikkat çekiyor: “Atatürk vatanın kurtuluşunu 1919 senesinde bu evde hazırladı.” Heyecanla kapıdan içeri giriyoruz. Hemen sağ tarafta Gençliğe Hitabe ve Ata’mızın kaleme aldığı bir yazı asılı.
Atatürk, Suriye Cephesi’nden ayrıldıktan sonra 13 Kasım 1918’de İstanbul’a gelerek Pera Palas’daki 101 no’lu odaya yerleşmiş. Bir süre burada kaldıktan sonra önce yakın dostu Salih Fansa’nın Beyoğlu’ndaki evinde kalmış, sonra da Şişli’deki bu üç katlı köşkü kiralamış. Bu köşke taşındıktan sonra, Akaretler’de kalan annesi ve kız kardeşini de yanına alarak evin 3. katını onlara ayırmış. Atatürk evin orta katına kendisi yerleşerek, arka bahçeye bakan odayı da yatak odası olarak kullanmış. Büyük salonu toplantı salonu olarak kullanılıyormuş. Atatürk ve silah arkadaşları işte bu toplantı salonunda vatanın geleceği için sabahlara dek sürek önemli toplantılar yapmışlar. Çalışma arkadaşları arasında, İsmet (İnönü) Paşa, Ali Fuat (Cebesoy)Paşa, Kazım (Karabekir) Paşa ve Rauf Orbay gibi önemli isimler sayılabilir.
İşgalden Kurtuluşa
İstanbul’un işgal altında olduğu o günlerde bu evin duvarlarında yankılanan sesleri duyuyor gibi müzede ilerliyoruz. Kırmızı halılarla kaplı, ahşap korkuluklu merdivenlerden ağır ağır çıkarak, “Atatürk’ün Kurtuluş planlamasını yaptığı yer” olarak tanımlanan büyük salona ulaşıyoruz. Bir masanın başındaki balmumu heykeliyle Atatürk işte karşımızda. Üzerinde üniforma ve önündeki defterle bizi işgal yıllarının o hareketli günlerine götüren bu görüntü karşısında heyecanımızı saklayamıyoruz. Yine bu katta salonun karşısındaki odada dikkat çeken bir eşya da, Amerika Devlet Başkanı Roosevelt’in Atatürk’e hediye ettiği müzik dolabı. Dolabın hemen karşısında Atatürk’ün Selanik’te dünyaya geldiği evin maketi ve Atatürk’ün ‘Sahibinin Sesi’ etiketli dinlediği plağı. Gazi Mustafa Kemal Paşa adına Ankara’da düzenlenen nüfus kağıdı ve kartvizitleri aynı camekanda sergilenmiş.
Mustafa Kemal’in Aralık 1918 ve 16 Mayıs 1919 tarihleri arasında yaşadığı bu ev, 28 Mayıs 1928’de İstanbul Belediyesi tarafından satın alınmış. Yapı, dönemin Belediye Başkanı Lütfi Kırdar tarafından “Atatürk İnkılabı Müzesi” olarak 15 Haziran 1942 tarihinde ziyarete açılmış.
Müze Koleksiyonu
Müzede başka yerde rastlayamayacağınız birçok hatırayı görme şansınız olacak. Atatürk Müzesi koleksiyonunun önemli bölümünü Atatürk`ün kişisel eşyaları, kıyafetleri, üniformaları, askeri ve sivil yaşamına ait fotoğrafları, el yazısı ile yazdığı çeşitli belgeleri, madalyaları, hatıra eşyaları oluşturmakta.
Müzeye kız kardeşi Makbule Atadan tarafından armağan edilen eşyalar arasında sivil giysiler, “Mustafa Kemal’’ armasını taşıyan mendil ve gömlekler ile iç çamaşırları bulunmakta. Müşir üniforması ve Sivas Kongresinde giydiği elbise, tarihi değeri önemle vurgulanacak parçalar arasında. Yazı takımı ile ilgili parçalar, sigara tabakaları, madalyalar ve hatıra eşyaları arasında yer almakta.
Ressam İbrahim Çallı ve Zeki Kocamemi tarafından yapılmış yağlı boya tablolar da koleksiyonun önemli parçalarından. Müzede orijinal eserler arasında V.Pisani tarafından yapılmış olan ve Kurtuluş Savaşı’nı simgeleyen suluboya tablolar da bulunmakta. Ata’mızın yatak odasının da sergilendiği müzede, daha önce hiç görmediğimiz bir avuç altın sarısı saç ve altın dişinin de görünce çok şaşırıyoruz. Hep fotoğraflardan gördüğümüz sapsarı saçları karşımızda görmek bambaşka bir duygu.
Müzenin bir güzel yanı da girişte hemen sağ taraftaki salonda bir kütüphanenin yer alması. Vaktiniz arsa oturup kitap sayfaları arasında kaybolabilirsiniz. 3. kat ise devrimlerle ilgili fotoğrafları, Atatürk hakkında yazılmış çeşitli kitapları, gazeteleri, ölümüne ait fotoğrafları ve bir kavanozun içinde bulunan Anıtkabir’den getirilmiş toprağı görebileceğiniz yer.
Şehrin en merkezi yerlerinden birinde yer alan bu müzeyi ücretsiz gezebilirsiniz. Müzenin çalışanları da çok güleryüzlü, ilgili ve yardımsever. Müzenin öneminin farkındalar ve ziyaretçi sayısının artması için ellerinden geleni yapıyorlar.
Unutmayalım ki böylesi önemli yerleri yalnız bırakmayıp ziyaretlerimizle desteklemek de bizlerin yükümlülüğüdür.
Yazı ve Fotoğraflar : Gonca SAĞLIK