Bilecik Gezi Rehberi
Bilecik Gezi Rehberi’ni hazırlarken, daha çok kısa süreli gezilere göre bir tanıtım yapmayı uygun gördük zira, tarihi açıdan Türkiye Cumhuriyeti ve Osmanlı için önemli bir yer tutsa da, bu şehir maalesef henüz turizm konusunda detaylı çalışma ve sunum yapabilecek durumda değil. Kısaca şehrin tarihini verecek olursak, tam olarak detayları bilinmese de Agrillion adı altında antik bir kentin varlığı ve 3000 yıl kadar geçmişi olduğu bilinmekte. Şehir aslında 1500’lü yıllara gelindiğinde bile 700 kişinin yaşadığı bir yerleşim olarak kayıtlara geçiyor. Hatta şehir özelliğini ancak Cumhuriyet döneminde alıyor. Özellikle coğrafi sebeplerden ötürü bugün bile yerleşim alanı ve nüfusu olarak Türkiye’nin en küçük şehirlerinden.
Şehrin gezi noktaları, şehir içi, Söğüt ve kısmen Bozüyük bölgesinde toplanıyor diyebiliriz. Bu güzel ve tarihi kenti, tanımaya başlayalım.
Zincirli Kaya
Bilecik’te Zincirli Kaya, hikayesi olan bir yer ancak, bu hikayenin geçmişini kanıtlayacak az bilgi var. Kayanın Osmanlı zamanında zincirlenmesi hikayesi doğruysa da, halen burada asılı zincir bile tarihi değil.
Bilecik Saat Kulesi
Avrupa’da daha önceleri başlasa da, Osmanlı’nın son zamanları, yerleşim yerlerinde yaptırılan saat kuleleri dönemidir. II. Abdulhamid, tahta çıkışının 25. yılı şerefine, Anadolu’daki valilere emir göndererek bulundukları şehre saat kulesi yapılmasını ferman eder(1901). Bu saat kulesi de bu sebeple 1907 yılında yapılır.
Bilecik Müzesi
Binanın kendisi bile tarihi olan ve yeni model müzecilik anlayışı ile düzenlenen müze, Bilecik içinde gezerken ziyaret edebileceğiniz noktalardan birisi. Yaklaşık 200 yıl hapishane olarak kullanıldıktan sonra restore edilen müzeye girişler ücretsiz.
Orhan Gazi Cami
Orhan Gazi Camii tam olarak ne tarihte yapıldığı bilinmiyor. Ancak Şeyh Edebali’nin türbesinin hemen yanındaki bu cami büyük ihtimalle Osmanlı Hanedanı tarafından Şeyh Edebali’ye hürmeten buraya yaptırılmış. Osmanlı’nın kubbeli ilk Cami örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Caminin asıl minaresi camiden uzakta tek başına bir kayalığın üstünde. Şu an Camiye bitişik yapılan minareler ise Sultan II. Abdulhamid tarafından camiye ekletilmiş. 
Şeyh Edebali Türbesi
Anadolu Türk Tarihinin belki de en önemli şahsiyeti kim deseler, akla ilk sıralarda gelmeyebilir ama, bugün bile bu topraklarda Türkçe konuşulması, Şeyh Edebali’nin, Osman Gazi altında Türklerin birleşmesini desteklemesi ile mümkün olmuştur. Bu sebeple, Türk tarihinin büyük isimlerinden olan ve 1326 yılında yaklaşık 120 yaşında vefat etmiş Şeyh Edebali’nin Bilecik’teki bu türbesi de, tarihi açıdan çok önemlidir. Ancak gerek gösterilen özen, gerekse ziyaret edenlerin davranışları maalesef bu büyüklüğe yakışmamakta. Osmanlı’nın ilk Kadısı ve Müftüsü olan, Osman Gazi’nin aynı zamanda kayınpederi olan Şeyh Edebali Hazretlerini, şehri ziyaret eden herkes ziyaret etmeli bizce. 
Ertuğrul Gazi Türbesi
Ertuğrul Gazi Türbesi Söğüt’te bulunmakta. Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Gazi Han’ın babası olan Ertuğrul Gazi, beylikler döneminde bu bölgeyi yurt tuttuklarından, türbesi de yine burada bulunmakta. Türbesinde hem Kayı Bayrağı hem Türk Bayrağı bir şekilde ve sandukasının etrafında ise, Osmanlı İmparatorluğu’nun sınırları içerisine girmiş günümüz ülkelerinden getirilen topraklar bulunmakta. 
Hamidiye İdadisi ve Hamidiye Camii
Hamidiye İdadisi ve Hamidiye Camisi, II. Abdülhamit zamanında yapılmış iki ayrı bina. 1905 yılında yaptırılan İdadi, Mekteb-i Sultani ve meslek okullarına öğrenci yetiştiren yerlerdi. Binanın karşısındaki Hamidiye Camii ise aynı zamanda yapılan ve tamamlanan bir cami. Özellikle minareleri farklı yapısı ile dikkat çekiyor.
Söğüt Müzesi
Söğüt Müzesi, girişi ücretsiz olan güzel ve sade bir müze. İçerisinde ağırlıklı olarak etnik eserler olduğundan Ertuğrul Gazi Müzesi olarak da anılmakta. Ancak bölgeye ait arkeolojik eserler de yine bu ufak ama güzel müzede sergileniyor. Bina 1880 yılında II. Abdülhamit tarafından Sağlık Ocağı(Binası) olarak yaptırılmış.
Kaymakam Çeşmesi
Söğüt’ün tam merkezinde, bir çeşme bulunmakta. Bu çeşme Osmanlı’nın som döneminde 1919 yılında, dönemin Kaymakam’ı Sait Efendi tarafından yaptırılmış. Gerçekten güzel, zarif ve Türk Çini Sanatı’nın estetik bir örneği. Dört tarafını çevreleyen Çiniler ise Kütahya işi. Tarihi ağacın altındaki Çay Ocağından çay içmeyi unutmayın.
Çelebi Mehmet Cami
Buraya özellikle fotoğrafını koymadığımız Cami, aslında 1413-1421 yılları arasında hüküm sürmüş Sultan Çelebi Mehmet tarafından yaptırılmış diye anılsa da, tarihi yapıdan geriye kalan tek şey, Minarenin taban kısmını oluşturan ve beyaza boyanmış duvara yapışan minare tabanı. İlk haline uygun bir şekilde Sultan II. Abdulhamid tarafından restore ettirildi dense de, kendi dönemini yansıtmayan bir halde.
