
İznik
İznik, günümüzde yaklaşık 45,000 nüfuslu bir kasaba olsa bile, M.Ö 2,500 yıllarında ilk yerleşim izlerine rastlanan şehir daha sonra Makedon, Bitnia, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu ve nihayetinde Anadolu Selçuklu Devletinin başkenti olarak Türk toprağı haline gelmiş. Hristiyanlık için ayrı bir önemi olan şehir, 325 yılının yaz başında toplanan 1. İznik Konsili toplantısına ev sahipliği yapmıştır. Nikea kanunları olarak bilinen 20 maddelik Hristiyanlık kanunları bu toplantıda alınmış. Sonrasında 787 yılında İznik Ayasofya‘sında (bugünkü Ayasofya Camii) 7. Konsül toplantısı gerçekleşmiştir. İstanbul‘un Katolikler tarafından işgal edildiği dönemde de bir ara Bizans’a başkentlik yapmıştır.
İznik’in önemi bununla da kalmaz. Haçlı seferleri esnasında Haçlı orduları İstanbul’u ele geçirir ve yağmalar. Bu esnada Katolik Haçlılardan kaçan Ortodoks Bizans İmparatorluğu hanedan üyeleri buraya gelerek Latin İmparatorluğunu kurar ve daha sonra İstanbul’u tekrar alarak 2. Bizans İmparatorluğunu kurarlar. 1331 yılında Osmanlı’nın eline geçen İznik, Osmanlı Devletine ait ilk cami, medrese ve imarethanenin de yapıldığı yer olması nedeniyle çok önemlidir. Osmanlı altında İznik çinileri dünya çapında üne kavuşmuştur.
İznik ‘i yürüyerek gezmek
Burada gezeceğiniz her yer birbirine çok yakın olduğundan arabamızı Ayasofya Müzesi yakınına park ederek yola yürüyerek devam edeceğiz. Osmanlı’nın kitabesi bulunan en eski camisi olan 1334 yılında yapılmış
Arkanızı bu camiye dönüp, İznik Müzesini solunuza aldığınızda karşınızda kalan Camii ise I. Murat’ın meşhur sadrazamı Çandarlı Halil Paşa’nın yaptırdığı, ölümü nedeniyle oğlu Çandarlı Ali Paşa tarafından 1392 yılında tamamlanan Yeşil Cami. Maalesef bu sanat eseri olan Cami’ye de restorasyon çalışmaları nedeniyle giremedik.
Tam yapım tarihi kitabesi olmadığından bilinmemekle birlikte, Orhan Gazi’nin 1361 yıllı Vakfiyesi bulunmaktadır. Bugün Çini ürünlerinin satıldığı dükkanların olduğu bu ufak medrese, sonrasında imparatorluğun yapacağı bir çok medresenin ilki olması nedeniyle önemli. Medresenin az ilerisinde kazı çalışmaları göreceksiniz. Bu kazı çalışmaları da şehrin eski Çini fırınları ile ilgili bir kazı çalışması. Öğlen yemeğinizi ister burada meydanda isterseniz İznik gölü kenarında bulunan yerlerde yiyebilirsiniz.