Korona Sonrası Yurtdışı Seyahat
Korona sonrası yurtdışı seyahat konusunda gerek Türkiye’de gerekse dünyada insanların kafalarında daha cevaplanmamış çok soru var. Bu soruların büyük çoğunluğu ise oldukça gerçekçi sebeplere dayanmakta. Biz de bu yazımızda olası bir yurtdışı seyahati planlamanızı nasıl yapmanız gerektiğini anlatmaya çalışacağız. Tabii bu arada akıllara takılan kimi sorulara da cevap vereceğimizi umuyoruz. Soru-cevap şeklinde planlamanızı nasıl yapmalıyız görelim.
Korona Virüsü yüzünden yurtdışına seyahate çıkmadan önce test yaptırmamız gerekiyor mu?
Bu konuda ülkeler bazında henüz netleşmiş bir ortak tutum yok gibi gözüküyor. Örneğin Türkiye Haziran 2020 itibarıyla oldukça açık bir tutum sergileyerek, ülkeye her ülkeden herkesin gelebileceğini duyurdu. Hatta bir adım daha ileriye giderek eğer Türkiye seyahati esnasında Covid-19’a yakalanmış bir turist olursa, onu da Türkiye’de tedavi edeceğini bildirdi. Geniş gönüllüyüz ne diyelim. Ancak bizim bu tutumuz karşısında Avrupa Birliği daha sert bir duruş sergileyerek AB üyesi ülkeler haricinde virüsün yoğun yaşandığı bir yere gidilirse, yolcunun dönemeyebileceğini veya dönse bile 14 gün karantinada kalacağını açıkladı. Kimi ülkeler ise seyahate çıkmadan önce yolculardan son 2-3 gün içerisinde yapılmış bir test talep etti.
Hangi ülkelere seyahat etmek daha iyi olur?
Bu sorunun cevabı elbette ki virüsün en az görüldüğü ülkeler olmalı. Ancak burada da virüs ile ilgili düzenli istatistik tutmayan ya da tutsa bile tüm gerçekliğiyle söylemeyen ülkeler karşımıza çıkıyor. Üstelik tüm ülkeler aynı sayıda nüfusa da sahip değiller. Yani 3 milyon kişinin yaşadığı bir ülkede birkaç bin kişinin hasta olması ile 300 milyon kişinin yaşadığı bir ülkede aynı rakamda kişinin hasta olması birbirine denk durumlar değil. Burada ise yardımımıza Worldometers sitesi çıkıyor. Bu sitedeki istatistikleri iyi okumayı bilmemiz lazım. Bu sitenin istatistik kısmına gelip oradaki “Tot Cases / 1M Pop” yani 1 Milyon nüfus başına toplam vaka sayısı sekmesine tıklamanız lazım. Yazıyı yazdığımız esnadaki durumun ekran görüntüsü aşağıdaki gibi.
Buradan da anlaşılacağı gibi Katar maalesef nüfusuna göre virüsün en fazla yayıldığı yer olarak başı çekiyor.
Bu kadar bilgi yeterli mi?
Yeterli olduğunu söylemek isterdik. Ama henüz kendimizi yeterince garantiye almadık. Aynı sitede ikinci kontrol etmemiz gereken yer “Tot Tests / 1M Pop” yani her 1 milyon kişi için devletlerin gerçekleştirdiği test sayılarını incelemeliyiz. Böylelikle hangi devletlerin kendi halklarını ne kadar sıkı kontrol ettiğini görebiliriz. Yine yazının yazılması esnasındaki güncel verilere göre aşağıdaki gibi bir görüntü elde edeceksiniz.
Artık biraz daha rahatlayabiliriz. Ama henüz işimiz tamamlanmış sayılmaz.
Hangi Havayolu Kullanılmalı?
Havayolları Korona sonrasında ilk etkilenen kurumlar olarak neredeyse tüm uçuşlarını durdurdular. Hatta bu yüzden işini kaybeden birçok havayolu çalışanı da oldu. Şimdi ise yeniden uçmanın derin hesapları içerisindeler. Bu aslında yürümeyi sil baştan öğrenmek gibi bir şey. Uçmaya başlayanlar veya planlayanlar, korona öncesi dönemdeki gibi her yere veya her gün bir kaç sefer şeklinde bir plana sahip değil. Çünkü hiçbir havayolu firması yeni normallerde kaç kişinin seyahat etmek isteyebileceğini ve kaç kişinin bu masrafın altından kalkabileceğini henüz bilmiyor. Ama siz niyetlisiniz. En fazla Korona testi yapanlardan en az virüs yayılımının olduğu ülkelerden birini gözünüze kestirdiniz. O zaman o ülkeye uçarken direk uçmalısınız. Yani uçağınız başka hiçbir havalimanına inmemeli ve orada sizi indirip başka ülkelerden gelen insanlar ile beraber bir başka uçağa binmemelisiniz. Yoksa bütün planlamanız boşa çıkabilir.
Yeme-İçme Konaklama?
İşte burası tabiri caizse zurnanın zırt dediği yer. Konaklamanızı mümkün olduğunca çok sayıda odası olan ve büyük odalı otellerde yapmalısınız. Tercihen ayak üstü bir noktada bulunmayan bir otel seçerseniz daha iyi olur. Yeme-içme konusunda ise ya sadece oteldeki imkanları kullanacaksanız ya da 20-30 sene önceki Türklerin yaptığı gibi yanınızda bir valiz dolusu atıştırmalık yiyecek götüreceksiniz.
Sonuç olarak
Turrehberin.com olarak göz korkutmaktan daha çok, mümkün olduğunca virüse bulaşmadan seyahat edebilmeniz için bu yolları anlattık. Abartılı gelmiş olabilir. Ancak gezi ve seyahat esnasında böyle bir rahatsızlığa yakalanmak hem ülkeye dönüşte hem de döndükten sonra Türkiye’de sıkıntı çekmenize sebep olacaktır.
Ulaştırma bakanlığı tarafından belirlenen uçuş kuralları ile ilgili yazımızı da buradan okumanızı tavsiye ederiz. Umarız en kısa sürede, burada yazdığımız hiçbir şeye ihtiyaç olmadan gezeceğimiz günler gelir. Sağlıcakla kalın.