Sen Piyer Hanı
Sen Piyer Hanı
Karaköy Bankalar Caddesi’nden bir ara sokağa girince çift kanadı açık bir kapı ve hemen yanındaki Sen Piyer Hanı tabelası ilgimizi çekiyor. Rotamıza kısa bir ara verip hanı incelemeye başlıyoruz. Bu şahane yapı, Bankalar Caddesi ile Eski Banker Sokağının kesiştiği yerde bulunuyor. Sokak dar, karanlık ve bakımsız. İlk bakışta tenhalığından çekinsek de, Han’ın güzelliği bizi kendine çekiyor. Bu sokak İstanbul’un en eski sokaklarından. Cenevizliler döneminden kalma çok sayıda eser barındırıyor. Fakat çoğu bakımsız, yalnızlığa ve yıkılmaya terk edilmiş durumda. Galata surları bu bölge için çok önemli. Semtin tarihini Galata yazımızda aktarmıştık. Bu bölge için çok önemli ailelerden biri de hiç şüphesiz Kamondo Ailesi. Bu aile Galata’yı var eden çok sayıda eser yaparken, son yıllarında ekonomik kaygılarından ötürü yok etmek konusunda da etki sahibi olmuş. Yapılardaki taşları satıp para kazanma düşüncesi nedeniyle bazı eserler zarar görmüş. İşte bu eserlerden biri Sen Piyer Han.
Osmanlı Bankasının Ev Sahibi Sen Piyer Hanı
Tamamı taş olan bina, Fransız Elçisi Comte de Saint Priest tarafından yaptırılmış. Yapılış tarihinin 1770-1775 yılları olduğu tahmin edilen yapı, birden fazla binanın birbirine bağlanmasından oluşuyor. Kâgir yapı birden fazla onarımdan geçirilmiş. Hanı önce dışardan incelemeye başladığımızda Ceneviz armalarının hala durduğunu görüyoruz. Armalar arasında St. Priest ailesinin “Fluur de Lys” armasını da görmek mümkün.
Osmanlı Bankası inşa edilirken, Hazine’ye ait altınlar uzun süre bu handa saklanmış. Daha sonra ise Osmanlı’da ilk Merkez Bankası görevini yerine getiren Osmanlı Bankası ilk olarak bu binada faaliyete geçmiş. (1856) Osmanlı Bankası 1892 senesinde Bankalar Caddesi’ndeki yeni binasına taşınınca, bina han olarak kullanılmaya başlanmış. Bu yeni binanın mimarı Fransız kökenli Vallaury, Osmanlı Bankası’nın buradan taşınmasından hemen sonra şair Chernier’in anısına adını taşıyan bir kitabe koydurmuş. Şairin bu binada doğduğunu ortaya atan iddialar olsa da, tarihlere bakıldığında bunun doğru olmadığını anlamak kolay olacak. Zaten bu kitabe de binanın boşaltıldığı geçmiş yıllarda yerinden kaldırılmış. Burası bir dönem İtalyan Ticaret Odası olarak da kullanılmış.
Vandalizm Daimi Problem
Bilindiği üzere Karaköy-Galata bölgesi tarihsel süreç içinde bir liman bölgesi olarak sosyal ve ticari anlamda önem taşımış. Ticaretin kalbinin attığı merkezlerdeki böylesi hanlar da hep çok önemli olmuş. Günümüze kadar ulaşabilen ve birinci sınıf tarihi eser statüsünde yer alan bu yapıları korumak, hak ettiği değeri vermek büyük önem taşıyor. Gelin görün ki binanın bugünkü hali içler açısı. Tarihi duvarlar sprey boyalarla boyanmış, yazılar yazılmış ve resimler çizilmiş. Hanın içine giriyoruz, izinsiz girilmemesi ve fotoğraf çekilmemesi yönünde uyarı yazısı dikkatimizi çekiyor. Yanımıza gelen görevli de bizi bu yönde uyarınca kapıdan içeri girdiğimiz yerden görüntü alabiliyoruz. Mermer merdivenlerdeki aşınmışlık, geçmişte buradan nicelerinin gelip geçtiği düşüncesiyle, bizi çok etkiledi. Nice yaşanmışlığın olduğu bu binalar nasıl da değerli.
Böylesi önemli eserlerin hak ettikleri değere kavuşabilmeleri temennisiyle yolumuza devam ediyoruz.
Yazı ve Fotoğraflar : Gonca Sağlık