Çanakkale
Çanakkale, bugünkü ismini çok sonraları alsa da (1890), insan yerleşimi açısından Biga Yarımadası kısmında yaklaşık 8000 yıllık geçmişi olan bir nokta. Daha sonraları Kumtepe’de M.Ö 4,000 ve Truva’da M.Ö 3,500’lü yıllarda yerleşim görülüyor. Stratejik konumu nedeniyle tarih boyunca hedef olan şehir, M.Ö 800’lerde Yunan, M.Ö 700’lerde Lidya, M.Ö 600’lerde Pers ve M.Ö 200’lerde Bergama Krallığı altına girmiş. Türklerin bölgedeki ilk izleri, ilk ünlü Türk denizci Çaka Bey döneminde olmuş. Ardından Karesi Beyliği bu bölgede, Osmanlı Devletine katılana kadar devam etmiş. (1361) Grek Mitlojisinde yer alan ve aslında İstanbul‘daki Kız Kulesi için söylenen Hero ve Leandros hikayesinin burada geçtiği söylenir. İstanbul’un fethi sonrası, Osmanlı’nın şehri elinde tutması için kilit bir nokta olarak görülen şehire, Fatih Sultan Mehmet bir kale yaptırır (1462). Kalenin ismi “Kale-i Sultaniye” yani Sultan Kalesi olarak anılır. Aynı zamanda seramik ve çanak üretimi yapan şehire bu kale ve çanak imalatı nedeniyle Çanakkale ismi resmi olmamakla beraber kullanılmış. İspanya’daki Yahudi ve Müslüman nüfusunun İspanya’yı terk etmesi sonucu (1492) Osmanlı’ya iltica eden birçok Sefarad Yahudisi, Çanakkale’ye göç eder. 1890 yılında yapılan nüfus sayımında, 10,862 olan şehir nüfusunun 3,551’i Müslüman, 2,577’i Grek Ortodoks, 2,173’ü yabancı, 1,890’ı Yahudi ve 956 Ermeni olarak kayda geçmiş. Truvalı Helen için yapılan tarihi savaştan yüzlerce yıl sonra, Türk tarihinin en büyük ve destansı savaşlarından bir diğeri yine burada olmuş ve 1915 yılında, hem İstanbul’u ele geçirmek isteyen hem de Çarlık Rusya’sına yardım ulaştırmak isteyen İngiliz ve Fransız donanması burada büyük kayıplar yaşamış. Çanakkale Savaşı, sadece Türk tarihi için değil, aynı zamanda Bolşevik İsyanı sonucu Çarlık Rusya’sının yıkılıp yerine Sovyet Rusya’nın doğmasına sebep olduğu için Dünya tarihi açısından da çok önemlidir. Bu kadar önemli bir tarihe sahip şehri, layıkıyla gezebilmeniz için Çanakkale gezi rehberimizi sizlerle buluşturuyoruz.