Büyük şehirde yaşıyorsanız mutlaka bir kaçış noktanız vardır ve İstanbul için Kemerburgaz, yıllarca İstanbulluların kaçış noktası olmuş. Kemerburgaz Kent Ormanı ve diğer piknik alanlarıyla bir sayfiye yerini andıran bölge, günümüzde şehirleşmenin esiri olmaktan maalesef kurtulamamış. Biz de “Kemerburgaz nasıl bir yer?” veya “Kemerburgaz’da ne yapılır?” gibi soruları bu yazıyla cevaplamak istedik.
Kemerburgaz ve çok yakınındaki Göktürk İstanbul’a bağlı birer köymüş aslında. Temiz havası, ormanı ve sakinliğiyle inşaat şirketlerinin ve kalabalıktan kaçmaya çalışanların ilgisini çekmekte gecikmemiş. Günümüzde Göktürk sakin olmanın çok ötesinde, trafiği, çirkin ve yoğun yapılaşmasıyla maalesef şehir merkezinden farksız durumda. Fakat Kemerburgaz hala sakin ve kirlenmemiş yapısıyla ilgi çekmekte. Bölgede araziler inşaat firmaları tarafından parsellenmiş, iş makinelerinin gürültüsü o sakinliği çoktan bozmuş. Gelin, o güzellik de betonlaşmadan Kemerburgaz’ı birlikte keşfedelim.
1924 Mübadelesinde Selanik sancağına bağlı Müslüman Türklerin yerleştiği bölgenin eski adı Pirgos (Burgaz) ‘dır. Sonrasında farklı bölgelerden göç aldıysa da Rumeli özelliğini hiç kaybetmemiş. Bölge yıllar önce Sarıyer’e, sonrasında Eyüp ilçesine bağlanmış olmasına rağmen konum olarak Eyüp’e oldukça uzakta. Beldenin en önemli simgesi çevresini saran tarihi su kemerleridir. Bölge çok eski dönemlerden beri şehrin su ihtiyacını karşılayan bir merkez olmuş. Günümüzde dahi kaynak suları kullanılmaya devam edilmektedir. Kemerburgaz, Göktürk ve Bahçeköy girişlerine kadar uzanan kemerlerin temellerinin Roma döneminde atıldığı bilinmektedir. Ancak bugün görülen kemerlerin büyük çoğunluğu Mimar Sinan eseridir. Özellikle Göktürk girişindeki kemer 800 metre uzunluğundadır ve Sinan’ın en muhteşem eserlerinden biri. Bu kemer tarihe Türkiye’nin en uzun su kemeri olarak geçmiştir.
Kemerburgaz nedir?
İstanbul Kemerburgaz tarihi boyunca mesire yerlerinden biri olmuştur. Deniz kıyısına 15 km. uzaklıktadır. Karadeniz’in Avrupa kıyısının temiz kumsalları oldukça ilgi çekmektedir. Özellikle yaz aylarında aşırı rüzgârlı olduğunu hatırlatmakta fayda var. Beldenin bir diğer cazibe merkezi de İstanbul’u çevreleyen en geniş orman olan Belgrad Ormanı’dır.
Özellikle hafta sonları piknikçilerin yoğun ilgisini çeken orman; 6 km’lik yürüyüş parkuruyla sporseverleri mutlu etmektedir. Sakinliği seviyorsanız, hafta sonu bu bölgeden uzak durmanızı tavsiye ederiz.
Bölge insanı geçimlerini uzun yıllar sebze-meyve yetiştiriciliğiyle sağlamışlar. Kısa süre öncesine kadar Camii meydanında bu ürünlere ulaşabiliyor, dalından kopmuş sebzeleri satın alabiliyordunuz. Fakat belediye bu uygulamayı kaldırarak, insanları organik adı altında kurulan pazarlara muhtaç etti. Bunun sonucunda Kemerburgaz bölgesinin bir özelliği daha yok edilmiş oldu.
İştah açıcı yerler
Sebze tarımının bu kadar çok olduğu Kemerburgaz’ın turşuları da oldukça meşhur. Aklınıza gelen her sebzenin turşusunu çok uygun fiyatta satın alabilir, ikram edilen nefis turşu sularını içebilirsiniz. Turşucular hemen yol üzerindeki birkaç dükkândan ibaret. Özellikle Hacı Salih Turşucusu’nu tavsiye etmek isterim. Deneyince göreceksiniz, muhteşem. Beldenin bir diğer önemli lezzet durağı ise meydanda bulunan Kardeşler Lokantası. Günün her saati dolu olan bu esnaf lokantası, döneri ve kuru fasulyesiyle ün salmış. Öğlen saatlerinde yer bulmanız neredeyse imkânsız. Lokantada saat 14:00 gibi döner tükeniyor haberiniz olsun. Yemek yediniz, şimdi sıra kahvede ve tatlıda. Meydanda yol ağzında eski, küçük, kapısında odunların olduğu bir dükkân göreceksiniz.
Kime sorsanız söylerler. İşte Kemerburgaz’ın meşhur tulumbacısı. Öğlen saatlerinden önce giderseniz ve şanslıysanız hanım göbeği de alabilirsiniz.
Tatlıları aldınız. Şimdi istikamet Tarihi Kemerburgaz Kahvesi.
Meydandaki bu kahveye kadınlar da çok rahatlıkla girip oturabiliyor. Tarihi dokusu, duvarlarındaki eski fotoğraflar ve Atatürk. Fonda da Zeki Müren çalıyorsa, közde pişen o muhteşem kahvenizi söyleyebilirsiniz. Bu kadar lezzetli Türk kahvesi içebileceğiniz öyle az yer kaldı ki. Kahve makinelerinin ruhsuz lezzetlerine muhtaç edildik. Ama bu kahve başka, köpüğü bol, mekân sahipleri güler yüzlü ve çok saygılı. Tulumba yiyerek kahve keyfi yapın, pişman olmayacaksınız. İlkbaharla birlikte el yapımı limonata satışı da başlıyor, bizden söylemesi.
Sokaklarında kaybolun
Yemekler yenildi ve kahveler içildi. Şimdi Kemerburgaz sokaklarında kaybolmaya hazır mısınız? Yol boyu güler yüzlü insanlar, kapıda oturan tatlı dilli teyzeler. Çocukluğumuzdaki evler, çiçekli balkonlar… Kemerburgaz’ı her ziyaret bir çeşit zamanda yolculuk gibi. Birçok evin kapısı kilitli bile değil. İnsanlar birbirine güveniyor. Sokakta yürürken pencereden uzanan bir teyze bizi evine çay içmeye davet ediyor. Unuttuğumuz mutlulukları burada yaşıyoruz
Kemerburgaz’ı özel kılan çok önemli bir şey daha var. Burada tüm evlerde ve iş yerlerinde Türk bayrağı asılı. Al bayrağın gölgesinde gururla bir gezi yapacaksınız. Atasına saygı duyan bölge insanı, yapılan inşaatlardan ve bölgenin Göktürk gibi hızla yabancılaşacak olmasından dolayı çok endişeli. Biz de endişeliyiz. Bu güzelliklerin yok olup gitmemesini öyle çok istiyoruz ki…
Kemerburgaz Kent Ormanı
Cumhuriyet döneminde özellikle Selanik’ten göç edenlere tahsis edilen Kemerburgaz ve etrafındaki ormanı günümüzde tekrar önem kazandı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin girişimleri ile bu bölge Kemerburgaz Kent Ormanı adı altında düzenlendi. Nihayetinde yaklaşık 1000 araçlık otopark alanı ve 6,5 km üstünde bir yürüyüş bölgesi olan bu noktaya, özellikle hafta sonları İstanbullular yoğun talep gösteriyor. Hafta sonu gerçekleşen kalabalık sebebiyle daha kaliteli bir gezi yapmak isteyenlerin hafta içi gelmesini tavsiye ederiz. Kent Ormanı içerisindeki baraj gölü ve çevresi güzel bir piknik alanı hüviyetinde. Yürüyüş ve bisiklet tutkunları için güzel bir aktivite merkezi olan bölgede, yeme-içme noktaları da unutulmamış. Bizim ziyaretçiler için yapacağımız en önemli uyarı ise etrafı kirletmemeleri ve doğaya zarar vermemeleri noktasında olacak. Tabii bir de araçlarını araba park noktalarına park etmeleri ve zaten dar olan yolları daha da daraltmamaları gerekiyor. Sonuçta arabanız sadece sizi oraya getirmek için bir araç. Onun da sizinle beraber oturması gerekmiyor.
Kemerburgaz’a nasıl gidilir:
Kemerburgaz şehrin hem dışında hem çok yakınında bir merkez. Kendi aracınızla gidecekseniz işiniz kolay. Levent, Maslak gibi merkezlere 20 dakika uzaklıkta. Yolda çok fazla kamyon olduğunu hatırlatmakta fayda var. Toplu taşım kullanacaksanız işiniz biraz zor, çünkü çok fazla dolanacaksınız. Şişli’den Göktürk dolmuşları kalkıyor. Otobüs tercih edecekseniz, Mecidiyeköy ve Levent’ten direkt otobüsle ulaşmak mümkün. Bir diğer seçenekler ise Eminönü ve Eyüp üzerinden gelmek. Eminönü’nden tek otobüs ulaşım imkânı sağlarken, Eyüp’ten hem dolmuş hem otobüsle beldeye ulaşmak mümkün. Kemerburgaz’dan geçen otobüs ulaşımı için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Durak Bilgisi sayfasını kullanabilirsiniz.
Yazı ve Fotoğraflar: Gonca SAĞLIK (Güncelleme:18-07-2020)