Molla Zeyrek Camii
Gelin arzu ederseniz Molla Zeyrek Camii’nin içini birlikte gezelim. Bu arada Youtube kanalımıza abone olmayı ve size daha rahat ulaşabilmemiz için bildirimleri açmayı unutmayın. İyi seyirler dileriz.
Doğu Roma döneminden kalma bir yapı olan Pantokrator Kilisesi ve manastırı, günümüz İstanbul’u için Molla Zeyrek Camii olarak bilinmektedir. Burası Ayasofya‘dan sonra, Bizans’tan geriye kalan kiliseler içinde en büyük ikinci kilisedir. 3 ayrı şapel birleşiminden oluşan kiliseye bir manastır da eşlik etmekteymiş. Yığma tuğla tekniğiyle 1118-1124 yılları arasında yapılan kilisenin banisi Bizans İmparatoru II. İoannis ve ailesi tarafından yaptırılmış ve “Her Şeye Kadir İsa” ya adanmıştır. Bu yüzden orijinal ismi “Hristos Pantokrator’a” ithafen Pantokrator olmuş.
Günümüz İstanbul’unda Zeyrek olarak bilinen semte adını veren cami burasıdır. Molla Zeyrek Camii’nin teras bölgesinden enfes bir Haliç görüntüsü olduğunu söylemeyi unutmayalım.
Bu güzel yapı söylediğimiz üzere Bizans İmparatorluk ailesi için yaptırılmış ve bu sebepten dolayı içi muhteşem eserler ile donatılmış. Ünü o kadar fazlaymış ki, Komnenos ve Paleologos Hanedanlıkları üyeleri ölünce buraya gömülmüşler. Hatta gücü yeten çok yüksek rütbeli Bizanslı yöneticiler bile buraya gömülmüş. Tabii bu ün Haçlı Seferleri esnasında 4. Haçlı Ordu’su için güzel bir yağma alanı olması ile sonuçlanıyor.
Yine aynı dönemde, Hazırcevap Mehmet Efendi olarak bilinen bir alimi, bu kilise ve etrafının cami ve medreseye çevrilmesi görevini veren Sultan, Mehmet Efendi’yi de buraya baş öğretmen olarak atamış. Hazırcevap sıfatının karşılığı Zeyrek ismini alan, zekasından ötürü de Farsça Molla olarak dillendirilen Mehmet Efendi sayesinde burası hem cami hem de medrese olarak işlev görmeye başlamış. Caminin ismi Molla Zeyrek Camii olarak kalmış. Semt ise önce Zeyrekhane ardından ise Zeyrek olarak bilinmiş.